8 Mayıs 2012 Salı

HAFTASONU

Yapmıycam bu kadar yüklenmiycem diyorum yine yapamıyorum...

Allah'ım hafta başlıyor,koşturmaca da tabi...Hafta bitiyor sonuna koşturuyoruz bu seferde ...Tamam çok şükür halimize ama bu kadar yüklenmek kendime niye?
Cuma akşamı Cansu'yu alıp eve girmemle yemek vs telaşesi başladı...Etrafı topla,çamaşır yıka,Cansu'yu uyut derken,kitabımı aldım elime dinlenmek için ama hemen uyumuş kalmışım...
Gece rutin kalkmalarımızdan sonra sabah kızımla kahvaltı,oyun derken uykusu geldi....erkenden uyudu,ve tempo da başladı ;çamaşır at, 3 makina çamaşırı ütüle,yıkananları ser,Cansu'nun yemeğini yedir,oyun arası yazlık-kışlık yap,toz al veee pil bitti...Valla uyku saati olmamasına rağmen kızımı mayıştırıp uyuttum,daha doğrusu sarmaş dolaş uyumuş kalmışız(çok güzeldi hem böyle dinlenmesi,hem de onun kokusuyla uyumanın zevki)babamızın telefonuyla uyandık :( meğer saat 20:00 olmuş...."hazırlanın sizi almaya geliyorum"deyince başladık hazırlanmaya...Dileklerimizin/hayallerimizin resimlerini bastırdığım kağıtları balkona yerleştirdik,babamız gelince (benim ısrarımla son 3 senedir yaptığımız üzere)indik Göztepe'ye...
Allah'ım ne kalabalık ..kesin her sene artyor bu nüfus...Tabi Cansu arabasına oturmamayı bir klasik haline getirdiğinden ,yanımıza bile almadık.Önce bişeyler yedik,sonra başladık yürümeye köprüye doğru...davul-zurnalar,darbukalı sazcılar,kafeler,çimler,kaldırımlar her yer dolu.Köprüden deniz tarafına geçmeyi düşünüyorduk ama o kadar doluydu ki(2 sene önce ben hamileyken geçmiştik,kalabalıktan resmen sallanıyordu)cesaret edemedik.(gece fotoğrafları çok başarılı değil malesef)

Kafelerden birinde yer bulunca nihayet oturduk,çay-limonata,çiğdem,erik (Cansu izin verdikçe daha doğrusu anne-baba dönüşümlü olarak peşinden koştururken oturabildikçe)atıştırıp,içtik...Ateşten atladık...Tüm köpek sahipleriyle ahbap olduk,herkesin köpeğiyle samimiyet kurduk,onlara "memek"(yemek)verdik,"goyüşüyüz hav hav uyu"(görüşürüz köpek sen artık yat uyu diyor ama kendi hiç oralı değil..)Saat kaç diye baktık 23:00 falan sanıyoruz,meğer geceyarısnı geçmişiz...Bizimkinde hiç bir uyku belirtisi dahi yok.Bi çay daha deyip kaltık,başladık yürümeye,saat 01:00 'e geliyor olmasına rağmen gençler nasıl eğleniyor,sazcılar çalıyor,onlar masa-sandalye üzerinde dans ediyor.Bunlar hem keyifli,neşeli kareler,öte yandan anne kimliğiyle  baktığımda düşündürüyor..Ben bizimkine "hadi gel annecim kucağıma ,koy başını omzuma "diyorum,hayır kararlı yürüyecek...Maşaallah yorulmuyor,biz dönüşümlü oturduğumuzda hiç oturmadı,sürekli hareket,koşturmaca e bir yorulur ,uykusu gelir,dinlenmek ister di mi?Yok.Arabaya kadar yürüdü,yolda da uyumadı.Eve girmeden bahçedeki kırmızı gül ağacına (telaştan genelin dışındaki sadece bir dileğimi yazabildiğim) kağıdı kırmızı kesesine koyup astık.Bu arada aklımda olduğu halde kağıt paralarımı yapmayı unutmuşum.Her sene yaparım herkese yayarım yapsınlar diye kendim unutmuşum :( Neyse...
01:30 gibi hep beraber uyuduk kaldık...
Pazar sabahı şükür ki 10:30 gibi kalktık,kahvaltı ,etrafı toparla derken,piknik için plan yaptığımız arkadaşlarımızla buluşup çıktık yola.Hatırlayabildiğim en son yaptığımız gerçek piknik(yani top oynadığım,uçurtma uçurduğum,kilim üstünde uzandığım,papatya topladığım-Türk filmi gibi oldu ama-)1997 senesinde kalmış...Bu heves,heyecan ve istekle ilk kez Çoban Et'e gittik...Ama yol üzerinde bile park yeri yok,bir yer bulup şöyle bir bakalım dedik ki çok kalabalık,bir de 2-3 tane jandarma ekibini de görünce huzursuz olduk.Arkadaşların tavsiyesiyle Kaynaklar'a Hancı'ya gittik.




Kirlenmek güzeldir dedik ....





Benim hayallerimi karşılamasa da  güzel bir mekan,en çok atlar dikkatini çekti Cansu'nun hatta birine "pembe"diye isim koydu.Mangalımızı yaptık,çocuklar oynadı,temiz hava aldık,erkenden de döndük...Gerçek pikniğim bir başka sefere kaldı sanırım,olsun buna da şükür...Dönüşte ablamlara uğrayıp evimize döndük...Mangal kokularımızdan arınıp,uykuya...

(Ne zamandır dinlememişim meğer Sezen Aksu-Gülümse'yi...Duyunca garip oldum...Çok uzun zaman olmuş....)

Pazartesi sabahı ipek bohçamı uyandırmak zorunda kaldım,biraz mızıldandık,yeni haftaya başladık....Umarım herkes güzel bir haftasonu yaşamış,Hıdırellezde dilekleriniz yerine ulaşmıştır.Nice güzel haftasonlarımız olsun inşallah...

(bu arada resim eklerken farkettim ki bizim fıstığın peşinde koşturmaktan resim çekememişiz..)

Görüşmek üzere...

1 yorum:

  1. çok güzel bir post olmuş:)
    siz bu işi başarmışsınız artık:)
    aynı anda aynı yerlerde dolaşmışız.
    gerçi ben o kalabalıkta annemle karşılaşsam annemi de tanımam ya o başka:)
    birde yorum yazdıktan sonra kelime doğrulama geliyor bize.
    onu da kaldırısanız tam olacak.

    YanıtlaSil