kızım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kızım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Aralık 2013 Cuma

Mutlu Haftasonları...

Bu aralar neler yapıyoruz neler?
minicik kar tanelerinde İzmir manzarası

Urla günbatımında bir güzel...

baba-kız...



Cansu'ya yeni ördüğüm yelek...

Çınar'ın darı düğmeli yeleği...

hediye paketlerimize hazırlık..




küçük hanımın ellerinden...



paşabahçenin çok zevkli ve anlamlı hediye paketleri...

diğer versiyonu...

Bol fotoğraflı ,az sözlü oldu bu sefer...
Tekrardan mutlu haftasonları....

1 Mart 2013 Cuma

KISACA....

Tembel miyim?Evet biraz bünyede tembellik var,kabul ama bu aralar çok yoğun geçti günler.Şubat ayında hiç yazmamışım neredeyse.Yine kısa başlıklarla geçicem,ayrıntılı yazmam gerekenler için de fırsat kolluycam (inşallah) (Okuduktan sonra ekliyorum,kısası buysa uzunu nasıl olur kimbilir?)
Mart geldi,hoş geldi….Bahar aylarının müjdecisi,kış-bahar arasında kalmışlığın kararsızlığı ve bir de benim doğduğum aydır Mart benim için…Bir yandan çok mutluyum bahar geliyor ve ardından yaz diye,diğer yandan bu sene İzmir’de doğru düzgün kış görmeyişimizin kaygısı(toplamda iki hafta kış soğuğu gördük diyebilirim)yaklaşan doğumgünümle 1 yaş daha alıyor olmanın garipliği(30’ları sevdim ama zaman daha çabuk geçmeye başladı sanki ),Cansu’nun  bir-iki aydır söylediği gibi(“Cansu sen kaç yaşındasın? C:”ikibucuğum”)dolu dolu 2,5 yaş olacak olması…(A.İ.) gibi vs.vs…
Gelelim jet hızıyla Şubat’ın ikinci yarısında yaptıklarımıza(hatırladığım kadarıyla L ) .İstanbul seyahatinden sonraki Cumartesi günü evdeydik,Pazar günü ablamlara kahvaltıya diye gittik,akşam yemeğinden sonra döndük eve.Hem biz çocuklara doyduk,hem de onlar birbirlerine…(ara ara yorulduk,söz geçiremedik ama güzeldi…)Yoğun geçen haftaya bir Aydın seyahati eklendi.
Geçtiğimiz Cumartesi günü Cansu’mla Kemeraltı’na gittik.İlk kez metroya bindi kuzum,metroyu bilmediğinden tren olarak anlattım ona.Metrodan çok yürüyen merdivenlerden keyif aldı ….Hisarönü’nde gezerken annem aradı, “hadi sen de gel” dedim,geldi sağolsun.Beraber yemek yedik,usul usul yağan yağmurun altında çarşıyı talan ettik…Bebek arabasını almamıştım,hal böyle olunca bebek arabalarını gördüğünde ,ara ara tutturdu kuzum “anne ben arabama bincem”diye.Ama iyi idare etti,çok yorulduğunda-ki haklıydı- “anne ben yoruldum ,kucak ver” dedi.Bir yürüdük,bir kucakladım.Gezdik,alışveriş yaptık,dayanamadım yine yün aldım.Uzun zamandır istediğim sümbülleri aldım(eve dönerken kırılmışlar ama toparlandılar).Kocaman papağanı,yavru tavşanları görünce epey şaşırdı ipek bohçam.Babaannesinin işyeri Kemeraltı’nda,gün boyunca özellikle yorulduğunda “hadi annem az kaldı babaanneye gidicez” diye motive ettim.İyice yorulduğunda döndü “anne ,babaneye gidebili miyiz artık?” diye sordu.Babaannesinin işyerine yaklaşınca da “bak annecim geldik babaanneye”dedim,küçükhanım baktı ve “ama anne burası babanenin değil” dedi .Haklı yavrum,evine gideceğiz sandı herhalde(en son yaz sonu gitmiştik ,hatırında kalmamış),sonra başladım anlatmaya “babaanne de benim gibi çalışıyor,evine değil,işyerine gidiyoruz”diye.Yağmur nedeniyle gelmeyeceğimizi düşünen babaannesine sürpriz yapmış olduk,çok sevindi.İkisi de çok mutluydu…Babaannemizi de alıp,çıktık.Yolda oyuncakçı da durdular,kayınvalidem oyuncak almak isteyince,ben çok oyuncağı var diye itiraz ettim,kuzum da döndü “ama babane istemiyom ,hadi yürüyelim” dedi.(Maşallah,hep böyle olur inşallah)Yine metroyla eve döndük.Eşim de kayınpederimi alıp geldi.Hep beraber yemek yedik.Tüm gün uyumayan ve yürüyen yavruya banyosunu yaptırdık,erkenden uyuya kaldı(iyi dayandı maşallah benim bile ayaklarım zonkluyordu)Aile sohbetinin ardından kayınvalidemleri de uğurladık.
Pazar günü iki numaralı yeğenim,ablamın oğlu Yaman’ımızın 1.yaşgünüydü.Babamın deyimiyle “pamuk efe”miz 1.yaşını doldurdu…
Can oğlum,canım oğlum,okyanus gözlüm,güleç yüzlüm,teyzesinin yakışıklı küçük erkeği(maşallah)….
İyi ki doğdun!sağlık,huzur,mutluluk dolu nice güzel yılları hep beraber yaşayalım inşallah…Şansın,ömrün,bahtın çok güzel olsun paşam….
Yaman’ımızın doğumgünü için kereviz salatası yapmıştım,bu sefer portakal kabuklarını kase gibi kullandım,doldurdum içlerine…
Doğumgünü denizci temalıydı.İkramlar,süslemeler ,her şey mavi-kırmızı-beyaz renklerindeydi.Biz bile kıyafetlerimizi bu renklere ve temaya uygun seçmeye çalıştık J
Her şey çok güzeldi,keyifle kutladık ilk yaşını oğlumuzun(M)…Nicelerine inşallah…(ayrı bir konu olarak fotoğraflarıyla yazacağım inşallah)
Doğumgününden sonra ablamın yakın arkadaşına geçtik,kahve –akşam yemeği derken 22:00’ye doğru evdeydik.Günün yorgunluğuyla kuzum uyuya kaldı hemen.Ardından toparlanma faslı ve uyku…
Bu hafta inanılmaz yoğun geçti,ne zaman Cuma geldi anlamadım hiç.Çarşamba günü eşimi toplantı için Kıbrıs’a yolcu ettik,Pazar günü dönecek nasipse.Madem haftasonu da yalnızız bunu değerlendirmeli deyip,plan yaptım ben de.Nasipse bu akşam ablam ve kuzenlerim gelecekler.Dün akşam evi toparlayıp,temizlik yaptım,yatmadan masayı hazırladım.İşten çıkıp yemek yaparsak çok geç olur diye,yemek konusunda dışardan ve kuzenlerden destek alacağım.Yemek,sohbet  ve ardından pijama partisiyle devam edeceğiz inşallah.Aynı eski bayramlardaki gibi…Rahmetli anneannemin(nur içinde yatsın)evinde toplanırdık her bayram,7 yetişkin 11 çocuk(20 sene aralığında)…Ne güzeldi…Nasipse bir benzeri bu gece için bizi bekliyor…Yarın akşam için de çocukluk arkadaşlarımı çağırdım.24 senelik geçmişi var arkadaşlığımızın…Çok özledik birbirimizi…En son iki sene önce dördümüz bir araya gelebilmiştik.Yarına tekrarlayacağız inşallah.Yorgunum ama keyifli ,heyecanlı ve mutluyum da aynı zamanda…
Bunların dışında,bu sabah hariç (daha önceki uyanma krizlerinin bir benzeri oldu)çok rahat geçirdik kuzumla.Dün akşam işlerden pek ilgilenemedim,belki de ondandı bilmiyorum…
Büyüyor meleğim…Pazartesi günü annemden gelirken dolunayı gösterdim “annem bak dolunay” , o da “aaa anne bak ay aynı yuvalağa benziyo” dedi….CANSIN CAN....
Ağız tadıyla,sağlık,huzur,mutluluk dolu bir haftasonu yaşayalım inşallah.Babamızda sağ salim yuvaya döndümü değmeyin keyfimize…
Hoş geldin bahar…İyi ki geldin….
Keyifli  haftasonları ,sevgiler….



29 Ocak 2013 Salı

Günler...

Günler yoğun geçiyor… İzine/tatile çıkacakmışım gibi bir hareketlilik var içimde ama öyle bir plan yok şimdilik.(tatile çıkan öğrencilerden-başta Handan’dan- etkilendim herhalde biraz)
Cuma akşamı Konya’dan döndüm. Gitmek için hiç istekli değildim, garip ve anlamsız bir şekilde önceki seyahatlerime göre daha tedirgin ve huzursuzdum. Gidişim, seyahatim, işlerin akışı sorunsuzdu çok şükür. İstanbul-İzmir uçuşu biraz tedirginlik verdi, sıkça yaşanan hava boşluğu nedeniyle. Bir de tam o anlar da öğrendim; bizden önceki seferlerde bir uçağın motoruna yıldırım düştüğünü! Neyse bol yağmurlu İzmir’ime sağ salim ulaştık. Şiddetli dolu yağışıyla annemlere ulaşıp, kavuştum kuzuma. Eşyalarımızı toparlayıp,evimize geçtik. Çok özlemişiz birbirimizi… Günlerin uykusuzluğu, yorgunluğu ve hasretiyle  geç saatlerde teslim ettik kendimizi uykuya…
Cumartesi sabahı kahvaltı,evi toparla,Cansu’yla oyun oynama,dergi-kitap okuma derken onu uyutup,kalan işlere daldım.Akşam üzeri Handan ve babası bizi almaya geldiler.Annemlere gittik yemek için.İlk kez o akşam fark ettim;kızlar büyüyor,büyüdükçe aralarındaki yaş farkı,farklılıklar azalıyor…Beraber oynuyor,dans edip,şarkı söylüyorlar.Daha bir kardeş gibi,daha bir kuzi olmuş gibiler.Maşallah…Önceki toplanmalarımızda anlaşamıyorlar,biz de sıkılıp,geriliyorduk,bu nedenle olsa gerek; yardım için hemen mutfağa geçince annem; “aman kızım,siz mutfağı,sofrayı bırakın çocuklarınızla ilgilenin”dedi. “dur bakalım bi başlasınlar,sorun olursa müdahele ederiz”dedim ben de …Maşallah kızlar süperdi,salonun bir köşesine yastıklarla yuva yaptılar,oyuncakları taşıdılar,evcilik oynadılar…Bir ara Cansu “anane kotuğu aç,bis zıplıcas”diye tutturdu… Yaman paşam da büyümüş,ifadeleri,bakışları değişmiş veee yürümeye başlamış oğlum…Maşallah ona da…Babamın dediği “pamuk efe”….Hep beraber yemek yendi,maç seyredildi,sohbet –muhabbet… Güzeldi,keyifliydi… Nicelerine inşallah…
Pazar sabahı geç kalktık,kayınvalidemleri alıp,Çiçekliköy’e kahvaltıya gittik.Hava yağmurluydu ama ortam,manzara çok güzeldi,neredeyse ormanın içindeydik…Kahvaltıdan sonra eşimin işi sebebiyle Selçuk’a uğrayıp,Bayındır’a geçtik…Hava karardığından kuzulara,ineklere bakamadık.Bir Mazlum’unu(meşhur köpeğimiz)görebildi bizimki.Koyunlar yeni doğum yapmışlar,bir tanesi (Can)küçük doğmuş ,onu eve alıp biberonla beslemişler hep,kuzucuk büyümüş ama annesini emmiyor,hep biberondan istiyormuş sütünü.Cansu’da kuzuları merak edince,yenge Can’ı kaptığı gibi getirdi,biberondan sütünü içirdi.Cansu şaşkın şaşkın bakakaldı.Sevsin mi,korksun mu? Şaşırdı…Hazırlanıp,çıktık,merkezde bir şeyler yiyip,eşimin akrabalarının nişan törenine gittik.Yüzükler takılıp,pasta kesilince de kalkıp,İzmir’e döndük.Kuzum yolda uyumuştu,saat geç olunca  banyosu da kaldı.Üstünü değiştirip uykusuna devam ettirdim.Ben de eşyaları yerleştirip,duş alıp uykuya…
Pazartesi sabahı uyandırılıp,giydirilmek Cansu için zor ve sıkıcı oldu(4 gün boyunca uyandırılmadığından olsa gerek)ağlaya-sızlaya çıktık evden.Anneanneye gidince öğrendik ki;bir sürpriz bekliyormuş bizi…Meğer Handan Cumartesi’den beri annemlerdeymiş,eve gitmemiş…Cansu kuzum bunu duyunca koşa koşa girdi eve…Annemler anlattı sonradan;bizimki gitmiş Handan’ın yanına
“Handaaan,hayatım hadi kalk ,kavaltı yapcas”deyip,öpüp,uyandırmış.Dedesi “Handan değil,abla de”deyince de “abla değil,o bi Handan”diye vermiş cevabı J
Annem ikisini yıkamış,uyutmuş…Güzel güzel oynamışlar,maşallah…Akşam işten çıkınca annemlerden önce Candostum’a uğradım,annelerine gelmiş o da(23 yıllık çocukluk arkadaşıyız,üniversite hariç evlenene kadar aynı apartmanda oturduk,annelerimiz hala aynı apartmandalar)Yarım saat kadar sohbet ettikten sonrap,Cansu’ya almaya çıktım.Handan’dan ayrılmak istemeyince “anne sen git ben buda kacam”diye tutturdu.Handan’ı diğer odaya gönderip, “babası almaya geldi,evine gitti,yarın yine buluşacaksınız” deyip eve götürebildim.İpek kızım büyüyor.Kapıdan çıkarken anneannesine teşekkür etti,annem de “gel bir öpeyim kızım” dedi,öpüştüler,Cansu bir an durdu,döndü “dedemi de öpiyim”dedi,koştu odaya dedesini öpmeye….Hey Allah’ım maşallah…
Akşam evde,oyun oynadık,kitap okuduk derken,pijamalarını giydirdim,sütünü yaptım,içti “anne sütümü içtim,ben uyuyim”dedi….MAŞALLAH !Tarihe geçsin diye yazıyorum… “odaya gidelim,kocaman yatağa”dedi.Gittik,ışıklı/sesli kaplumbağasına sarıldı,salladım ve 15 dk.da uyudu.Saat 22:18’di.Maşallah inanamıyorum hala.Gündüz de aynı saatlerde,aynı süre uyumuş,şaşırdım,bir yandan da “keyfi mi kaçacak?” diye tedirgin oldum.Alışkın değilim napayım?
Sabah yine uyanmak istemedi,ağlayarak,zorla giydirdim “Handan bekliyor,fırından gevrek-boyoz alıcam size”dedim,kapıdan çıkınca sakinleşti.Kucağımda çıktık annemlere “deden size gevvek aldım,boyos aldım”diye başladı anlatmaya…Annem de “hadi gel kızım Handan’ı uyandıralım” dediğinde,beni öpüp,çoktan unutmuştu bile…Bugün de güzel güzel geçiniyorlarmış maşallah…
Tatil fırsatıyla,Handan anneanne-dedesi ve Cansu’yla ,Cansu da Handan’ıyla güzel zaman geçiriyorlar…Bizimkiler yoruluyorlardır ama,torunlarıyla olmak da ayrı keyiftir mutlaka…
Yarın günübirlik Uşak,Perşembe Manisa iş seyahatlerim var.Cumartesi de Derinsu’nun doğumgünü.Güzel,yoğun bir hafta…
Herkese mutlu günler,sevgiler…

22 Ocak 2013 Salı

Yolcu...

İş nedeniyle Konya’ya gidiyorum.Çoook uzun zamandır gidip,görmek istediğim bir şehir Konya,en çok da Mevlana’dan dolayı tabii…Nasip bu seyahateymiş…İnşallah bir dahaki sefere kızım ve eşimle ailecek gideriz…Bir yandan heyecanlıyım ,görmek istediğim bir şehiri görebileceğim,farklı bir iş deneyimi yaşayacağım ,diğer yandan da isteksizim ,Cansu’dan ayrı kalacağım,özleyeceğim,geceleri huzursuzlanacak mı? annem daha çok yorulacak diye sürekli düşünüyorum…
Sağ salim gidip-gelmek,Cansu’ma,yuvama kavuşmak dileğiyle…
Dönüşte bir Konya yazısı yazarım inşallah...
Sevgiler…

15 Ocak 2013 Salı

Kısa başlıklar...

Bloga fotoğraf yükleyememe konusu hakkında cevap dönenlere çok teşekkür ederim,sayelerinde bu konuyu çözdüm…
Şöyle iki seçenek var; ya bilgisayarınıza Google Chorme yükleyeceksiniz ya da fotoğrafları önce picasa webe ,oradan bloğunuza yükleyeceksiniz.Ben bu işlerde pek acemi olduğumdan dün evde eşimden rica ettim,Google chorme yükledi bilgisayara ve hallettik.Benim sorunum kota doluluğu ile ilgili değil sanırım zira profilime girip baktığımda kullanım alanının sadece %9,22 si kullanılmış durumda.Daha çok Google chorme kullanımını yaygınlaştırmak için olabilir.Hızlı mı evet çok hızlı ama bu biraz yaptırım gibi geldi,o yüzden pek hoşuma gitmedi…
Ben ortalama haftada 1-2 post yayınlayabiliyorum.O da işyerimde izin verildiği anları yakalayabilirsem.Onun dışında evden bağlanmak için çok geç saatleri beklemem lazım(Cansu uyuyacak,ev toplanacak vs.)İşyerimdeki bilgisayardan çözüm olan her iki seçeneği de kullanamıyorum,yasak…Bu nedenlerle böyle garip bir hal aldı blog durumları ben de…Kızdım,keyfim kaçtı…Çözüm olarak işyerimdeki öğle arası vb.boş zamanlarda yazılarımı hazırlayıp,kendi mailime gönderip,evde bulduğum ilk fırsatta fotoğraflarını ekleyip,yayınlamak…Bir değişiklik olmadığı müddetçe böyle gidecek…Neyse vardır bunda da bir hayır…
Elimdeki işleri bir an önce bitirip,yenilerine geçmek istiyorum.Yeğenim Yaman’ın cepken yeleği bitti çok şükür,güzel oldu(ilk fırsatta yayınlıycam inşallah)Cansu’ya ördüğüm beyaz ceketin kol birleştirmelerini tamamlayınca,yenilere başlayacağım nasipse.
Güzel bir haftasonu yaşadık,Cumartesi günü annem geldi,çay-kek faslı yaptık.Kuzum anneannesiyle  oyunlar oynadı.Cansu’yu uyutunca da sohbet ettik,örgü hakkında yeni bilgiler aktardı annem sağolsun.Bir de annem 1-2 ay önce,bana bir dikiş makinası vermişti,hiç açmamıştım.Minicik,oyuncak gibi bir şey.Onu açtık,1-2 deneme yaptık.Ufak ufak başlarım belki belli mi olur?Çok keyif aldım…Annemle haftaiçi her sabah-akşam görüşüyoruz ama,hiç sohbet ve aheste hareket etme şansımız olmuyor,iyi geldi…Akşam evde…
Pazar sabahı küçük hanımPeppe’de görüp gözleme siparişi vermişti,özel istek üzerine,kahvaltıya gözleme yaptım,afiyetle yendi…Öğleden sonra oyun,uyku derken çıktık.Güzelbahçe’de balık yiyip evimize döndük…
Yeni haftamıza başladık.Bu arada geçenlerde yazdığım iş seyahati programı belli oldu sayılır;önümüzdeki hafta 3 günlüğüne gidiyorum.İki gece olacağından,yalnız gideceğim.Cansu annemlerde kalacak.Yazlıkta kaldığı dönemden alışık,iş nedeniyle de en son Ekim ayında bir gece ayrı kalmıştık.Ama zor geliyor şimdi bana…Bir yandan Cansu’yu …..Bir yandan da  annemi  düşünüyorum,üç gün aralıksız yorulup,bunalır mı diye?Neyse sağ salim gidip-gelirim inşallah…
Herkese iyi haftalar…

9 Ocak 2013 Çarşamba

Yılın ilk günlerinden…

Çok bu çabuk çıktık yeniyıl havasından bu sene bilemiyorum,ama çocuk yanın hep o heyecanla,kıpırtıyla hareketle kalmak istiyor sanki…Geçtiğimiz hafta,Pazartesi havasında başlayan Çarşamba iş günü ile beraber,yarım yamalak geçti…Bir akşam ev derlenip toparlandı,diğer akşam evde yığılan çamaşırlar ütülendi derken,yarım hafta yorgun-yoğun geçti.
Cuma akşamı kuzum banyodan sonra babasıyla oyun oynuyordu.Bizimki koşarak yatak odasına girmek isterken,nasıl olduysa,içeri giremeyip,kapının pervazına yüzünü vurdu.Resmen duvara balyozla vurulurmuş gibi bir “güüüm”sesiydi çıkan…İçim acıdı…Tam sağ yanağının elmacık kemiği diyebilirim…Ağlamaktan ortalığı yıktı haklı olarak,istemediğinden zorla  5-10 sn.liğine de olsa buz koyabildik,ardından ilaç sürdük.Ağrı kesici şurup vs.derken,yüzünün acısıyla uyuya kaldı erkenden….Daha buzu koyarken yüzü şişmeye ve morarmaya başlamıştı,yanağı hala mor….Allah beterinden saklasın…Cumartesi günü kahvaltı,ev,oyun,uyku rutini…Öğleden sonra arkadaşım geldi 4 yaşındaki oğluyla…Arada çekişmeler olduysa da güzel güzel oynadılar…Akşam yemek,oyun telaşı ,Cansu’yu uyutma merasimi derken üçümüz bir uyuya kalmışız…Pazar günü kahvaltı,sohbet devam ederken;küçük hanımın ayağı kaydı,benim ayağıma takıldı ve yere yüz üstü düştü.Bir de baktık ki,dudak kanıyor.Dişleri alt dudağını kesip patlatmış…Bir anda iki nohut tanesi büyüklüğünde,sert bir şekilde şişti…Çok zor sakinleştirdik.O ağladıkça ,ben de ağladım.Sonra başladım “ iki kişi bir çocuğa bakamıyoruz,gözümüzün önünde koruyamıyoruz”diye …Yarım ölçek ağrı kesici sonrasında uyku…Canının acısından olacak 1 saat bile uyuyamadı…(ben kaydırmaz çoraplarla nasıl kaydı diye düşünürken,bir baktım ki o çoraplar yerine alttaki normal pamuk çoraplar var.Kaydırmaz çorapları kirli sepetinden buldum,ayağından çıkarıp ,oraya atmış)Bir de 2-3 gündür sadece uykuda tutan bir öksürüğümüz var.Gün içinde hiç öksürük,burun akıntısı şikayetimiz yok,sadece uykuda kuru öksürük…Bugün doktorunu aradım bir öksürük şurubu verdi ama bekliycem biraz daha ya da yarın doktoru bir ziyaret edeceğiz…
Yavrum iki azı dişini üst üste çıkarıyor,üstüne yüzünü vurması,dudağını patlatması,öksürük yüzünden  uykusunun bölünmesi vs.derken yıprandı ,yıprandık…Allah beterinden saklasın,korusun….
Öğleden sonra Özdilek’e market alışverişi,oyuncaklar,ardından babaanne ziyaretiyle keyiflendi çok şükür.Gece zorda olsa uyudu,öksürük başlayınca yat-kalk şeklinde sabahı yapıp,haftaya başladık…
Pazartesi sabahı ayrılmak istemedik haliyle biraz zor oldu.Akşam almaya giderken annem aradı,bacaklarının iç kısmında alerji gibi kızarma ve kabarma olmuş,ama keyfi yerindeymiş.Gittiğimde her iki bacağının iç kısmında avuç içi genişliğinde kabarmış kızarıklık vardı.Farklı hiçbir şey yememiş.Çok huzursuz oldum,doktoru arayıp,dönüş bekledim.Hazırlanıp eve geçtik.Bir sürü manav alışverişi,Cansu,oyuncakları derken,anahtarımı unutmuşum,kapıda kalmak son damla gibi oldu.Başladım ağlamaya…Sağolsun market komşumuz çağırdı da soğukta kalmadık dışarda.Eşimi aradım,20 dk sonra geldi,geç gelecek olsaydı annemlere geri dönecektik zaten…Cansu’nun bacaklarını kontrol edelim dedik ki,hepsi geçmiş hiçbir şey kalmamış…Ancak yarım saat sonra elini kaşımaya başladığında fark ettik ki,tekrar başlıyor.Bu sefer cevizden daha büyük,gövdesi dışında hemen hemen her yerde serpilmiş halde…Kaşıntı da artısı…Doktor alerji olduğunu söyledi,(daha önce yeğenimin de kullandığı )alerji şurubuna başlattı.”Şuruba rağmen ertesi gün de devam ederse haberim olsun,göreyim” dedi.Şurubu verince,rahatladı,kaşınması,kızarıklık,kabarmalar hepsi geçti,şükür tekrarlamadı da.

Dün içinde sağlık ocağındaki hemşiremiz rutin kontrol için çağırmıştı.Sağolsun annemler götürdüler,maşallah her şey yolunda,ciğerlerini dinlemiş,öksürükle ilgili bir sıkıntı yok,boğaz kuruluğu,alerjiyle ilgili bilgiler de aynı…
Canım yavrum;doktor amcasına da dert yanmış,dudağını gösterip, “dokto amca,ben düştüm,bak azım büyüdü”
İki gecedir daha rahat uyuyor maşallah…Sabah ağlayarak gitmelerimiz devam ediyor(o da haklı bu soğukta,sıcacık yataktan uykun varken çık,10 kat giyin vs.vs.)
Şükür iyiyiz ya,bugün daha rahat ve huzurluyum…
Sevgiler,güzel günler….
*bu arada sanırım ben de resim yükleyemiyorum,ne yapmam lazım bilenler söylerse sevinirim...

2 Ocak 2013 Çarşamba

HOŞGELDİN YENİ YIL....



Merhaba,

Sağlık,huzur,mutluluk,başarı,bereket,neşe dolu,
güzel ve hayırlı umutlarımızın,dileklerimizin gerçeğe dönüşeceği keyifli bir yıl olsun...
Yeni Yılımız Kutlu Olsun...



Geçen yıldan son kareler...

kuzenleriyle beraber,babaannesinin doğumgününü kutlarken...

gözler hep pastada...


Pazar günü,Ikea'da...

kule yaparken çok dikkatliyiz...

İşyerindeki yılbaşı partisini,Pazartesi öğleden sonra yaptık,menü çok zengindi, bir kısmı burada...Herkes karınca kararınca bir şeyler hazırladı.Benim menüye kattıklarım;yalancı su böreği,makarna salatası,peynir topları,kereviz salatası)Çok keyifli geçti...(Maşallah)


İşyerindeki yılbaşı partimizden

Evdeki yılbaşı köşemiz..

Pazar günü ablamlarla görüşüp,yılbaşında beraber bizde olmaya karar verdik,alışveriş vs,akşamdan masayı hazırladım(iyiki de öyle yapmışım Pazartesi 19:30'da evde olabildim)

Yaman Bey ve Cansu Hanım'ın servisleri)

Masamızın ilk hali

Masamızın ikinci hali
 Masanın üçüncü ve son hali yok.Çünkü karnımızı doyurup,Cumhuriyet Meydanı'na gitmek üzere,aceleyle evden çıktık...Meydana vardıktan 1-2 dk.sonra geri sayım başladı ve mükemmel bir havai fişek gösterisiyle yeni yılımıza girdik...Hayırlı,uğurlu olsun inşallah...

Ardından evlerimize dağılıp,"uyku kardeşim ver elini"

Sabah çorbacıya gittik,ardından pazara,parka ve doğru eve...Evi toparla,temizle,kuzuyla oyna,uyut,banyo derken,akşamı yaptık.Yemeğimizi yiyip,bol bol oyun oynayıp,geç saatte uykuyla buluştuk...

Cansu'mun,elinden düşürmediği "tıytıl"ının yerini ,Ikea'da görüp beğendiği bu köpekçik aldı...
Beyaz renkli ve aldığımız karışık renkli bu köpekler vardı,"beyaz köpekten alalım mı?"dedim,"hayıl anne mazlumdan alalım"dedi(Mazlum Bayındır'daki köpek ve renkleri de tipi de aynı)şimdi "Mazlum "diye elinden düşürmüyor.Gelen hediyelerden bir diğer favori oyuncağıysa ablamın aldığı kek yapma seti...Bayıldı.(ben de bayıldım doğrusu)Sabah onları da çantaya doldurup,anneannenin yolunu tuttuk..
Yeni yılın ilk iş gününe de böylece başlamış olduk...
(eski yılın değerlendirmesi,yeni yıldan beklentiler gibi yazmak istiyordum ama olmadı,zaman bulursam geç de olsa eklemek istiyorum,bakalım,nasip)



Mazlum köpeğiyle salıncak keyfinde...




HEPİMİZ İÇİN GÜZEL BİR YIL OLSUN...
SEVGİLER....

26 Aralık 2012 Çarşamba

Kısa Kısa ...

Arka arkaya post yayınlarken,baktım bir anda ara vermişim.İşyerinden bağlanamamam,evde de  ancak Cansu uyuduktan sonra bilgisayara oturabiliyor olmam(örgüler ve tembellik daha ağır bastı demeliyim)sebep oldu sanırım bu duruma…Neyse şükür bir sıkıntımız yok…
Hızlı hızlı yılbaşı hazırlıkları yaparken,baktım aslında hiç o havada değilim sanki.Daha doğrusu pek dengeli değilim.Bir yanım coşkulu,diğer yanım gayet durgun…Durgun kısmı kovalamaya çalışıyorum ama bu aralar pek sık uğruyor bana…Yılbaşı günüyle  ilgili geçen senelerden pek de farklı bir organizasyonumuz  yok.Evimizde,gelebilirlerse arkadaşlarımızla,gelemezlerse çekirdek ailemizle beraber olacağız nasipse.(düşündüm de en son nişanlıyken dışardaydık yılbaşında,7 sene önce,sonraki yıllar evde arkadaşlarla,ya da aile fertlerinden birinde ailecek geçti.Hamilelik ve Cansu’yla beraber de ailecek ya da arkadaşlarla kutlamak rutine döndü)Parti ortamı Pazartesi öğleden sonra işyerinde olacak bir aksilik olmazsa…
Aldığım hediyeleri hazırlamak,almak istediklerimi seçip,bir an önce almak ve işyerindeki kutlamanın alışverişlerini yapmak var gündemde…
Geçtiğimiz haftasonu Cansu’yu oyuncaklara götürdük,(şu avm.lerdeki  oyuncaklara,ilk kez tanıştı…Hava soğuk olunca kış aylarında pek alternatif kalmıyor,evde de bir yere kadar oyalanıyor,alışveriş vs derken kendimizi attık avmye)Pek mutlu oldu.Atlı karınca,salıncak,araba ve uçağı çok sevdi ama trenden pek hoşlanmadı…
Büyüyor yavrum…Cümleleri,verdiği tepkiler,ifadeleri…Her geçen gün bizi şaşırtarak büyüyor maşallah.Çok şükür sağlığı yerinde…Cumartesi günü farkettim,7.azı dişini çıkarıyor.Kaldı bir ve son azı…Pazar günü de ilk kez botlarını kendisi giydi,doğru şekilde ve yardım almadan maşallah…
Haftasonundan beri de sabaha karşı 04:00-05:00 arası öksürüyor(sanki boğazı kurumuş,bir şey gıcık yapmış gibi),baktığımda üstü açılmış oluyor,biraz su ve bir kaşık balla geçiyor,ama neredeyse 3-4 gündür böyle…Umarım kısa sürede geçer-gider….Uyku saatimizi hala düzene oturtamasak da eskiye göre daha iyiyiz maşallah,en azından ben daha sakin ve sabırlı olabiliyorum sanırım…
Cumartesi günü yine dayanamayıp,gittim yüncüye …Bir poşet doldurdum geldim.Saatlerce örgü öresim var…Bloglara baktıkça örme isteğim daha da artıyor…

Bu arada isteklerim şaşılacak şekilde oluveriyor.(Maşallah diyeyim)Dün almak istediğim bir kitap vardı,kitabevine girdim,bakmadan çıktım “yılbaşından sonra alırım”dedim.Sonra eve giderken çiçekçide yılbaşı çiçeklerinden(adını hatırlayamadım) gördüm “bugün eşyam çok ,yarın alırım”dedim.
Bu sabah ablam işyerime geldi,elinde yılbaşı çiçekleriyle,öğleden sonra da candostum doktor kontrolünün ardından bana uğradı,yılbaşı hediyesiyle gelmiş,paketi açtım;dün almak istediğim kitap J  İlginç,böyle şeyler pek sık olmaz bana,ya da oluyor da ben mi fark etmiyorum?Ben yine de irili-ufaklı istemeye devam edeyim en iyisi…
Yılbaşı coşkusu,hadi tüm ışıltınla gel ve bir süre bizlerle kal…
Sevgiler…

20 Aralık 2012 Perşembe

Biraz da karışık...

Biraz da öncesi-sonrası ve karışık fotoğraflar ekleyeyim istedim….

Bu peçetelikten annemde de vardı,ablam hediye etmiş.Salonunda kullanıyordu. Annemin salon mobilyaları kahve-altın sarısı tonlarında…İzinde sarı yaldız boyayla boyarken aklıma geldi,bendekini de boyadım.Güzel oldu,salonuna da çok uydu…Bendeki sarı yaldızlı ona,ondaki beyaz bana geldi…



Konak-20121201-00131.jpg


Keçeden kestiğim çam ağaçlarını dikmek zor gelince(zaman da az olunca)Cansu’yla faaliyetimiz olsun dedim,stıckerlarla kendi ağaçlarını süslüyor bugünlerde…
Konak-20121218-00323.jpg


Yine sarı yaldızla boyadığım kozalakları banyomda duran tabağıma yerleştirdim.Güzel oldu,en azından eski halinden daha şık oldu.(daha önce bu tabağın içinde kremler ,sabunlar vb.ıvır-zıvır bir sürü şey dağınık olarak duruyordu.onları yapışkanlı kağıtla kapladığım ayakkabı kutularına yerleştirip,banyo dolabına kaldırdım.en azından yayıntı yok ortada)

Konak-20121218-00326.jpg


Bu da kuzumun akşamki salata-limon keyfinden…
“Anne bak limonu sıkıyom”
Konak-20121217-00316.jpg

“aaaa anneee  çekideği vamışşş”

Konak-20121217-00322.jpg



“ekşimiş anne bu limon” salatanın suyunu içip “ohh şifa ossun” nidaları eşliğinde …

Stıckerları keçe ağacına yapıştırmaktan sıkılıp,saçlarına yapıştırmış...Çiçek kızım benim…

Sevgiler…

17 Aralık 2012 Pazartesi

İzinden...

İznim bitti,iş başı yaptım…Yapmak istediğim şeylerin bir kısmını yapabildim,bir kısmı kaldı yine ve ertelendi.Evde olmaya alışmayınca,zamanı yönetmeyi bilemiyor insan…Neyi ne zaman yapayım,nasıl yapayım birbirine giriyor her şey…İyi-kötü geçti işte…En iyi yanı kuzum da ben de sabah uykularına doyduk…Yavrum sabahları uyandırmayınca uyudu,kendini de annesini de sabah uykularına doyurdu… Pazartesi günü öksürüğü geçmeyince babamla sağlık ocağına götürdük,başka bir şurup ve burun sprayi kullandık,geçmişti ama sanırım tekrarlayacak?Salı günü anneme,Cuma günü annemin arkadaşına günlere J gittik,dün akşam da dışarda yemek yedik …Bunların dışında 7/24 evdeydik.Bol bol faaliyet yaptık,kurabiyeler(iki tarif de tutmadı üzüldüm,ya bende ya fırında bir problem var?)hamur oynadık,boyama yaptık vs.vs…
Öte yandan iyice yapıştı bana…O kadar ki bir ara evde sürekli ceketimi tutar vaziyette arkamda dolandı durdu…Çarşamba ve Cumartesi gündüz uykularını,Cuma ve Pazar gece uykularını ayağımda sallanarak uyumak istedi.Sallamayı bıraktığımı fark ettiğinde ya da dalmışken yatağı yatırırken uyanıp isyan etti….Ve ayaklarımda uyudu… Cumartesi sabahı uyandığımda fark ettim ki;salondaki koltukta tüm gece ben oturur vaziyette ,o ayaklarımda yastıkta uyumuşuz…Dün gece de durum pek farklı değildi…Bunların da etkisiyle bu 9 gün içinde birkaç kere patlamalarım oldu…Hem de öyle böyle değil…Kendime inanamadım,hala inanamıyorum…Üzdüm,üzüldüm…
Fırsat buldukça yapmam gereken ev işlerine(temizlik,dolap düzenleme vb)ve boyama,örgü vs.hobilere vakit ayırmaya çalıştım…Bir izinde böyle geçti işte…
Bugün Cansu’m 27.ayını doldurdu,28. ayına girdi…Allah sağlıklı,huzurlu,mutlu nice ayları ,yılları beraber keyifle yaşamayı nasip etsin inşallah..(ve şu 2 yaş sendromu sağlıkla ve en az tahribatla  bir an önce geçsin,gitsin lütfen…)

Çok şey anlatasım vardı ama tıkandım kaldım…Resimlerle bitireyim en iyisi…
enginar sezonunu açtık

öncesi(dolabın bu görüntüsü gözüme batıyordu)

sonrası(yapışkanlı kağıtla kapladım)

daha sonrası(ilki odanın renklerine uymayınca değiştirdim)
(yanındaki tencere kutusunu da aynı kağıtla kapladım)

dolaptan sökülenlerle kutuları kapladım

Cansu'yla bahçeden topladığımız kozalakları boyadım)

ve elime geçen bir çok şeyi de boyamaya devam ettim

Yoğurt kapaklarına peçete transferi yaptım...
 son hallerini tamamlayabilirsem ayrıca yayınlıycam umarım

kuzunun tıtılıyla(oyuncağı)ev hali

evin yılbaşı hali

ışıklandırmanın karanlıktaki halleri
keçe çoraplara devam edildi

yenileri eklendi

dün akşamdan

bu sabahtan...


Herkese iyi haftalar…

7 Aralık 2012 Cuma

Yılbaşı Hazırlıkları-2

Yılbaşı hazırlıklarına başlamışken,evde neleri değerlendirebileceğimi de sorgular olmuştum.İlk aklıma gelen Cansu’nun 1. ve 2.yaşgününde kullandığım mama kavanozlarının kapakları oldu.Bu kavanozları 1.yaşgününde burada anlattığım gibi değerlendirmiştim.2.Yaşgününde ise sadece kavanozları kullanmış olduğumdan,kapakları “bir gün bunlardan bir şeyler yapılır” diye oradan oraya sürünüyordu.Taa ki bugüne kadar…
kapağın orjinal hali



İki hafta önce Koçtaş’a uğradığımızda gümüş gri ve altın sarısı olmak üzere 2 tane spray boya almıştım.Geçtiğimiz Pazar günü Cansu uyurken,ilk denememi yaptım ve kapakların her yerini altın sarısı  spray boyayla boyaydım ve kurumaya bıraktım.
boyanmış halleri
                                    
Boyaları kuruduktan sonra kapakların etrafına çift taraflı bant yapıştırdım.
çift taraflı bant yapıştırıldı

Bantın tam üzerine denk gelecek şekilde yeşil/kırmızı kurdele  geçip,kurdeleyi banta yapıştırarak kaymasını önledim/sabitledim.(kurdelenin eni kapak çevresine biraz geniş geldi ama daha incesini bulamadım)Fazlalık  bıraktığım kurdele paylarını da üstte halka oluşturacak şekilde birbirine diktim.
Kırtasiyeden aldığım stıckerları da her iki tarafına yağıştırdığımda,yeni yılbaşı süslerimiz hazır oldu. J
(Kaç kırtasiye dolaştım,noel babalı,kardan adamlı stıcker için ama hiçbir yerde yok,olsun bunları da çok sevdim ben)
ve son halleri-dış yüzleri

iç yüzleri

Bir taşla çok kuş oldu;kapaklar değerlendi,yeni yılbaşı süslerimiz oldu,geri dönüşüm yaptık,hobilere vakit ayırdık,sonuçtan mutlu olduk vs.vs.
Bu değerlendirmeyle 10marifet’in 2013 yılbaşı yarışmasına katılma niyetindeyim.İlk kez böyle bir girişimde bulunacağımdan,hem heyecanlı,hem tedirgin?bir garibim işte J
en çok bunlar içime sindi...

Bu arada Tchibo’nun Yılbaşı teması çok güzel,ben önceki gün gidip bu kurabiye kutularını(bu amaçla mı kullanırım bilmiyorum ama çok hoşuma gittiler)aldım.

Kuzuya da ipli ahşap oyuncak almıştım,sevdi,keyifle oynuyor…

Yeni yıl hediyesi olarak da çantalı çay takımı aldım ama yılbaşı gecesi vereceğim nasipse…
Çocuk Çay Takımı
görsel Tcibo'dan alınmıştır...
                                       
Bu da bugünden…Öğle saatlerinde bir anda indiren dolu yağışının fotoğrafı…

İşteki işleri toparlayıp,haftasonu evdeki işlere dalıp,tamamlayıp,nasipse haftabaşı itibariyle izine start veriyor olacağım…
Herkese şimdiden sağlıklı,mutlu,keyifli  haftasonları ve iyi haftalar olsun…
Sevgiler..