17 Ağustos 2012 Cuma

MUTLU BAYRAMLAR....




Aileniz ve sevdiklerinizle beraber;sağlık,huzur,mutluluk,neşe dolu,güzel anıları,hatırlı kahveler gibi 40 yıl anlatılacak keyifli bir bayram yaşamanızı dilerim...

Sevgiler,
Bizden....

13 Ağustos 2012 Pazartesi

İyi bir haftasonundan...

Güzeldi haftasonumuz çok şükür…
Cuma akşamı gittiğimde,güzel kuzumun kollarını iki yana açıp ;“HOŞ-GEL-DİİİİN” diye bir karşılaması vardı ki anlatamam…”anne geldi,anne geldi”diye dört döndü etrafımda…Çok özlüyorum ama,bu aralar daha da fazla özler oldum…
Kahvaltıdan sonra saçlarını örüp,başına bizim bandanayı doladım,bahçede fotoğraf peşinde koşturdum.Ben onun ,o da bahçedekilerin fotoğrafını çekebilmek için epey uğraştık.Hep şu cümleleri söyler haldeydi;

"aslan çekiim mi?,ödek çekiim mi?çiçeği kokliim mi?"
Kanaviçeli güzel,aslanın fotoğrafını çekmeye çalışırken

Sıra ördeklerle ,leylekte...
Haftasonunun süpriziyse kolluklardı…Cuma günü anneannesi alıştırmış,denize giderken simidimizi yine yanımıza aldık ama”aaa patlamış simit”deyince,kolluklarla giriverdik.Ben panik durumdayım haliyle”ay nasıl olur?yüzüyor mu şimdi?nasıl yani?”gibi bir dizi şaşkınlık içerisinde kaldım.Maşallah kuzuma…Olacak galiba…Tabi pür dikkat ve temkinliyiz.Henüz şaşkınlık aşamasında olduğumdan fotoğraflama aşamasına gelemedim,bu nedenle  kolluklu görüntüleri yok henüz…
Öğleden sonra çocuklar uykuya,biz anneleri kahve başına…Akşam eşimi karşılayıp,dışarda yemeğimizi yedik.Sonrasında da 2.kuşak yazlık komşuları olarak 3 aile buluşup öndört evlere Tropicana’ya gittik.Birinin bebişi henüz göbişte,diğerininki anneanneyle gece uykusunda,benim pembecik yavrum,bebek arabasında bizimle…Uyuyamayınca sahili turlamaya devam,en son yoruldum ve ben de oturup,kucağımda sarıp sarmalayıp,ninnisini söyledim,uyuya kaldı…Bebek arabasına yatırıp,battaniyesini örttüm bir güzel uyudu temiz havada.Gece hava serinleyince üşütür müyüm diye tedirgin oldum,sık sık kontrol ettim,terliyor mu?,üşüyor mu?endişesiyle ama,şükür iyiyiz.Oturduğumuzda saat yaklaşık 23:00’ü gösteriyordu,kalktığımızda ise 03:00’e geliyordu.Gecenin sonunda düşündüm ki;meğer ne çok asosyal olmuşum,Cansu,annemler,iş koşturmacasında böyle bir ortama bile zaman ayırmayalı ne çok olmuş…Öyle keyif aldım,öyle çok güldüm ki o gece anlatamam.Çok ihtiyacım varmış,iyi geldi…Pazar günü,bir önceki sabahı aratmayacak şekilde 07:00’de uyandı kuzum,ne yapsam uyutamadım,haliyle ardından kahvaltı,oyun derken uykusunun gelmesi-uyumak istememesi arasında huysuzlaşmaya ve ortam gerilmeye başladı…
En son kızdım,”bak Cansu uykun var uyumuyorsun,ikimizde yoruluyoruz,üzülüyorum ben” dedim,bana dönüp sorarcasına bir ifadeyle “gerçekten?”dedi…Kalakaldım…J
Hava serin,rüzgarlı,deniz dalgalı ve annenin gözü muhtemel arpacık sebebiyle şiş olduğundan denize girmedik.Akşam babasının mangal balıklarını,annesinin salatalarıyla yemeğimizi yiyip,maçı seyrettik.
Maçı seyrederken;
C: “anne abile top oynuyo"
A: "evet annecim"
C: "anne,top nedeee?”
A: "orda annecim bak" o koşturmacada,22 adamın arasında topu bul da göster çocuğa…
Uyuya kaldı,maç bitince toparlanıp anneannelere döndük.(Son zamanlarda haftasonları annemleri biraz olsun dinlendirebilmek için,Cumartesi akşamdan Pazar akşama kadar,babaannelerinin yazlığına gidiyoruz.Bu haftasonu kayınvalidemler de olmadığından uzun zaman sonra çekirdek aile üçümüz başbaşaydık,özlemişiz..)Herkez yatınca biz annemle 02:00’ye kadar  başbaşa sohbet ettik.(bunu da özlemişim,genelde annemle sohbete fırsat bulamıyoruz,ya da son zamanlarda yorgunluktan ikimiz de gergin oluyor,pek sohbet edemiyoruz,bu da iyi geldi..)
Sonrasında uykuya…Sabah güzel yavru uykudayken yola ve yeni haftaya merhaba…
Herkese iyi haftalar olsun…

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Tatilden .....

Biz tatildeyken diye başlıyor ve sözü fotoğraflara bırakıyorum....

Sahilde yürüyüşler yaptık....

Dedemizle bahçe suladık...

Kuzen kuzene hamurlarla oynayıp faaliyet yaptık...

Ulaş abiyle taş topladık...


Baba-kız dalgaları seyrederken...

Top oynamaya gitmek için sabırsızlandık...

Top sahasına ulaşınca keyfimize diyecek yok...

Komşu ablalarla kaynaştık...

Bazen basketbol oynayanları seyre daldık...

Bu kızlar gezmeği çok sevecekler belli..Kültür çarşısında...

Baba-kız resim yapıyorlar...

Dondurmanın tadını çıkarırken...

Denize koşarken...

Yüzmeyi öğrenme çalışmalarında...

İlk saç örgüsü anneannenin ellerinden....

Kirpiyi dikkatle incelerken...

Keyifli günler,sevgiler.....

7 Ağustos 2012 Salı

İZİN-TATİL ÖZETİ

Dikkat ettim tatil değil,izin yazıyorum sürekli.Çok şükür sağlıklı,iyi geçirdik ama,kabul ediyorum yorucuydu…
İzine çıktığım Cuma akşamı ablamlarla beraber gittim Özdere’ye .Güzel kızım hepimizi bir arada görünce sevinçten ne yapacağını şaşırdı….Bir anda enerji ve mutluluk sarhoşu oldu.Yemekti,oyundu derken geceyarısına doğru zor uyuttuk…Cumartesi günü kahvaltı,deniz,uyku rutini…Akşam annemlere iftarda eşlik ettikten sonra eşim ve kızımla kayınvalidemlerin yazlığına geçtik.
İznimi özellikle ramazanın ilk haftasına denk getirdim ki;ben Cansu’yu alıp gideyim,annem ve babam rahat rahat oruçlarını tutabilsinler.İlk haftayı en azından sakince geçirsinler istedim.
balonla oyunda

Pazar sabahı Candostum(Emoş’um)eşi ve oğluyla geldiler.Gün boyu deniz,akşamına mangal keyfi yaptık.Pazartesi sabahı çalışanlar mesailerine,biz de Candostum ve kuzularımızla güne başladık.Kahvaltıdan sonra,denize Paşa koyuna(Özdere halk plajı da deniyor)gittik.Daha önce bir kere gitmiştim,çok kalabalık olduğunu söylerler ama haftaiçi olmasından sanırım, sakindi.Çocuklar sudan çıkmak bilmedi.Sonra eve,duş,yemek,uyku ve akşam yemeği hazırlığı…Akşamına Emoş’la olduğu gibi çocukluğumuzu paylaştığımız(23 senedir) diğer iki arkadaşımızı da çağırdık.Tuğba Çeşme’de olduğundan gelemedi,ama Hatice Kuşadası’ndan oğluyla beraber geldi.Yemeğimizi yedik,çocuklarımızla hep beraber oynadık/onları oynattık.Onları uyuttuktan sonra çay-kahve eşliğinde sabaha kadar sohbet ettik.Hatçem sahurunu yaptıktan sonra,işe yetişebilmek için 05:30 gibi Ada’ya gitmek için yola çıktı,bizde kuzuların koynunda uykuya bıraktık kendimizi…Ne çok özlemişiz birbirimizi,anılarımızı…Şimdi herbirimizin birer çocuğu var(ikisi bizim tanıştığımız yaşlarda)…Keşke Tuğba’da olsaydı dedik hep ama inşallah bir dahaki sefere…
Salı günü Cansu sağolsun benim sabır sınırımı fazlasıyla zorladı.Çok gergin bir gün geçirdik,iki çift laf edemeden öğleden sonra yola çıktı Emoş.Bizim de anne-kız yalnız tatilimiz başlamış oldu.Kalan diğer günler her işimizi kucak kucağa yapmakla geçti.Hem çok keyifliydi,hem de çok yorucu.Deniz uzak olduğundan arabayla gidip geldik ama arabadan denize olan mesafede;bir elimde Cansu,diğerinde her türlü ihtiyaçla dolu deniz çantası,şemsiye vs.gidiş kısmı neyse de sudan çıkmak istemeyen Cansu’yu ağlayıp ortalığı yıkarken bir o kadar eşyayla dönüş yapmak çok zordu.Deniz sonrası yemek-uyku,uyanınca top sahası ve komşu ablalarıyla oyun,akşam yemeği,oyun-uyku rutiniyle geçti.Bazı akşamlar eşim geldi,onun gelmediği akşamlarda da beraber kültür çarşısına gidip gezdik.Hatta bir akşam evde yemek olmasına rağmen;”hadi kızım gel dışarda başbaşa bir yemek yiyelim”dedim.Çıktık ,anne-kız başbaşa ,güle-oynaya yemeğimizi yedik,sağolsun zorluk da çıkarmadı.Çok keyif aldım,anladım ki kızım büyüyor ve annesinin en iyi arkadaşı,yoldaşı olma konusunda hızla ilerliyor.(M)Akşamları ipek bohçam uyuduktan sonra,ne kadar uykusuz,yorgun olsam da kendime bir kahve yapıp, ayaklarımı uzatıp,daha önce burada bahsettiğim kitaplarıma daldım hep.Kızımın odasında huzurla uyuduğunu bilerek,yeterince  sessiz,serin esintili o iki saat(23:00-01:00)dinlendirdi beni hep…
çilek kızım...


kuaförcülük oynadıktan sonra saçlarımız

Haftasonunu,eşim ve kayınvalidemlerle beraber geçirip,izini bitirdim.Asla şikayet etmiyorum ama,dürüst olmak gerekirse;çok keyifli yanları olmasına rağmen,yalnız olduğumuz,merdiven ,kapı eşikleri vb .tehlikeler nedeniyle huzursuz,o kadar eşyayla ve kıpır kıpır(M) bir çocukla denize gidip-gelmek açısından yorucu,sürekli bir arada olma nedeniyle yemek yaparken-yerken,tuvalete giderken (akla gelebilecek her durumda)kucak istediğinden bunaltıcı, bel ağrılı bir tatil oldu.(Kucağıma almadığımda ağlama krizleri,öfke nöbetleri.Bir ara uygun bir kumaş bulsaydım sırtıma bile bağlamayı düşündüm,o kadar yani…)Emoş daha uzun kalabilseydi,ya da eşim bizimle olabilseydi,Cansu ve benim açımdan daha keyifli olurdu sanırım,ben o kadar gerilmez,yorulmazdım ,dolayısıyla birbirimizi daha az yıpratırdık.Olsun yine de çok şükür.Yaklaşık 2 yaşında bir çocukla tek başına nasıl tatil yapılabiliri deneyimlemiş,anne ve babama da bol bol  dua etmiş oldum.
bu ara her kıyafetini çıkarma derdinde,çoraplardan başlamış bu sefer

Haftabaşında yoğun iş temposu derken,sonraki günler yine İzmir-Özdere arasında devam ediyor.Bu arada Pazar günü Cansu ilk kez babasıyla başbaşa deniz kenarında oyalanabildiğinden,ben de 2 aydır ilk kez yüzme fırsatı bulabildim.Denizde olduğumuzda,genelde kıyıda oynaşıyoruz.Ve babası dahil kimseyle durmuyor ben varken(diğer her durumda olduğu gibi.Normal mi anneye bu kadar bağlılık bilmiyorum?)
komşu ablalarla okey taşlarından sayıları öğrenirken

Ramazan bitiyor,bayram yaklaşıyor.Eşim ancak Bayram vb.tatillerde işinden uzak kalabildiğinden 1-2 günlüğüne de olsa bir yerlere gidelim istiyorum,henüz karar veremedik.Ben eğer izin alabilirsem Bayram sonrasını da birleştirmek niyetindeyim ki;haftasonuna annemlerin düğün için İstanbul’a gitmesi gerekiyor,sonraki hafta kuzenimizin düğünü var,ardından da nasipse kızımın doğumgünü.Eylül sonunda da yazlıktan dönüş…
Bu aralar,evde kalan işleri toparlamalı,(Cansu yazlıktan dönmeden-şu sakız gibi uzayan apartmanın tadilatı biterse tabi-perdeleri yıkayıp,vitrin vb ince temizlikleri yapmalı),Cansu’nun doğumgününü tasarlayıp,hazırlıklara başlamalı.Doğumgünümüzle ilgili karar veremedim henüz.Geçen sene burada da bahsettiğim gibi,yazlıkta yapmıştık.Bu sene Pazartesi’ye denk geliyor.Gününde mi,haftasonu mu?,yazlıkta mı,İzmir’de mi?,İzmir’deyse evde mi?dışarıda mı?karar veremedim.Çocuk parti alanları için henüz yaşı küçük bence.Şöyle kendi halinde Hatay-Basınsitesi taraflarında bir kafe olsa,herkesin rahat edebileceği,ailemiz ve yakın arkadaşlarımızla küçük bir kutlama yapsak diye arzu ediyorum .Düşünüyorum ama böyle bir mekan gelmiyor aklıma.Bu konuda önerileriniz olursa çok sevinirim…
Şimdilik bizden bu kadar,sıcaktan,tembellikten,koşturmacadan pek fırsat olmuyor bu aralar ama ,en yakın zamanda bol bol fotoğraflı yayınlarla görüşmek üzere…

2 Ağustos 2012 Perşembe

Kitaplar,iyi arkadaşlar...





Çok uzun zaman oldu,izin bitti,izin sonrasındaki hafta bile bitmek üzere.Kendiminki dahil olmak üzere bloglara yeni yeni bakabiliyorum.Yakında yorumlara ve yayınlara başlayabilirim umarım.İzin postundan önce okuduğum ve okumak istediğim kitaplar hakkında bir şeyler yayınlamak istedim.Zira izin yazım için  keyifle fotoğrafları ayıklamak,seçmek ve uzun uzun yazmak niyetindeyim,ama yine de Cansu'nun yeni bir fotoğrafıyla başlamak isterim,sonrasında sıra kitaplarda...

Cansu keyifle oyun  peşinde...

Hep söylerim;benim kitap okuma ve mola verme dönemlerim var diye …Anladım ki bu aralar yoğun okuma dönemimdeyim…

1 ayda,bu yoğunluğa rağmen 3 kitap okumuşum…Tabii burada kitapların akıcılığı çok büyük etken…
Yaz başından bu yana,sırasıyla;
Elif Şafak-İskender… ;bu kitabı ilk çıktığı zaman almış,20-25 sayfa okuyup bırakmıştım.Haziran’da tekrar başladım elimden düşüremedim.Çok kısa zamanda da bitirdim.

Hande Altaylı –Kahperengi  …. ;su gibi aktı gitti,İskender’den daha çok etkiledi…


Ayşe Kulin-Gizli Anların Yolcusu….;Ayşe Kulin’in daha önce çok kitabını okudum.Ama bu aralarında en çarpıcı ve beni en şaşırtmış olanı…Bu kitap hepsinin önüne geçti…

Okuduğum bu 3 kitapta çok akıcı,etkileyici,uykusuz kalmaya (benim için)değecek kitaplardı…Hepsini de tavsiye ederim…
Debbıe Macomber-Bir Yumak Mutluluk….;Daha önce Küçük Mucizeler Dükkanı’nı okumuştum, daha sürükleyiciydi.Zaten başlayıp sıkılınca araya İskender’i almıştım.Diğer 3 kitap bittikten sonra bu kitabı da tamamladım.Serinin diğer kitaplarını da almıştım ,umarım onlar daha akıcıdır…
   

Hızımı kesmeden 2 kitap daha aldım ,karma okuyorum denebilir;

                                

Alınıp sırasını bekleyenler;

     


Alınan,aralıklı okunan çocuk gelişimi ve ebeveynlik üzerine olan kitaplar da bunlar…
   

Buraya yazmadığım ama alınıp bir nedenle okunmayan,bekleyen bir o kadar da kitap var arşivde.Umarım onların da sırası yakın zamanda gelir.Bu arada kitap önerilerinizi de beklerim...
Sonrasında da ;
     
Bunları almayı planlıyorum…


Cansu’dan,bizden haberler ve izin fotoğrafları yakın zamanda(kim bilir ne zaman?)burada olacak inşallah…
 (not:görseller kitapyurdundan alınmıştır)
Sevgiler…